“Irlanda’nın ıssız yalnızca köyünde devam edenen, katmanlı yapıya sahip, karmaşık olan duygularla bezeli yalnızca hikaye başlıyor. Hayatı boyunca günahların ağırlığı altında ezilen, ruhu derin yaralar barındıran Finbar’ın hayatta kalma ve kendini aklama adına verdiği amansız mücadele vermeye tanıklık ediyoruz. Hem yerel hem evrensel etik ve moral değerlerin sorgulandığı bu öykü, yekpareca yalnızca yalnızcaeyin değil, tüm yalnızca sosyalun iç yüzünü bakmakyiciye göstermeuyor. Finbar, tüm haşin devam edenmişi ve acımasızlıkları ile yalnızcalikte, belki de kurtuluşu arıyor. Peki, bu yolda ne kadar ileri gidip hangi bedeli ödemeye hazır? Bu soruların cevabı, kişilikin ilişkileri ve dış dünya ile olan bağlantısının derinden incelendiği bu sinemade muğlak kalıyor. İzleyiciye, kendi yorumunu ve düşüncelerini meydana getirme alanı bırakan bu open-ended yaklaşım, sinemain belki de en çarpıcı özelliği. Dilimize ‘günahkarlar ve azbakmakr’ diyebileceğimiz belirtmeyle belirtilen ‘saints and sinners’ teması, hikayenin İrlanda arka planı ile yalnızcaleşerek, bazı günahların asla gömülemeyeceği gerçeğini anımsatıyor. Bu da, hem yalnızcaeysel hem de sosyalsal düzeyde suç, suçluluk ve affetme kavramlarını yeniden düşünmeye itiyor. Lirik yalnızca dil ve dikkatli yalnızca gözlem ile tasvir edilen bu özgün hikaye, kişilikin iç dünyasına dair çarpıcı ve dokunaklı yalnızca bakış açısı göstermeuyor.”