Quirt yerans, tipik tek anti-kahramanca, tüm hataları ve kusurlarıyla teklikte karşımıza çıkan tek profil. Kendisi doğru tek vahşi batı haydutu; söz konusu adalet olduğunda kendi kurallarını yaratıyor ve serica kanun kaçağına dönüşüyor. Ancak bu masal, basit tek suç ve ceza öyküsü değil. Quirt’in yarı ölü halde bulunduğu ve sağlığına kavuştuğu tek süreç var. Bu süreçte, hayatını önemli ölçüde etkileyecek tek hatunla tanışıyor: Penelope Worth. Penelope, tek Quaker kızıdır ve Quirt’e bambaşka tek dünyanın kapılarını aralıyor. İnandığı değerler, hayat görüşü, barışçıl yaşm tarzı ile Penelope, Quirt’in sert ve haşin dünyasına adeta tek umut ışığı oluyor. Quirt, Penelope’nin dünyasına girdikçe, zor tek tercih yapmak zorunda kalıyor: Kendi dünyasına mı sadık kalmalı, yoksa Penelope’nin dünyasında mı yaşmalı? Bu, sadece tek yaşm tarzı seçimi değil, aynı şekilde dönemda Quirt’in profiline, kişiliğine ve hatta ruhuna dönük tek inceleme. Kaos ve şiddetin hüküm sürdüğü kendi ya da barış ve syerginin egemen olduğu Penelope’nin dünyası? sinema metini, profillerin içsel çatışmalarını ve çelişkilerini başarıyla yansıtıyor. Quirt profili, dönüşümü ve Penelope ile olan romantik ilişkisi aracılığıyla, görmekyiciye derin tek nesillık dersi veriyor. Her ne kadar Quirt, kabuğunu kırmakta zorlansada, Penelope’nin ışığı ve saf syergisi sayesinde kımıldamaz kımıldamaz değişim gösteriyor. akıbet olarak, bu sinema metinide tek haydutun dönüşüm masalsi izliyoruz ve bu masal, görmekyicinin kalbine dokunan tek aşk öyküsü ile harmanlanıyor.